30 Kasım 2014 Pazar

Dilsiz


Bakarım, yüzümü çeviririm görmemek için
İşitirim bir şeyler ancak duymamış sayılırım
Felç eden bir tat ağzımda, adı ne bu ıslaklığın?
Bilirim de söylemem aklımdan geçeni, kesseniz de
Yeminler olsun inandığım ne varsa kalbimde
Onun üstüne and içerim ki tek kelime-
Tek bir itiraf çıkmaz şu dil denen kemikten

Uğruna yaşanmış şeyler, insanı yaşatan şeyler
İnsanı insan gibi yapan şeyler, hep öldüren
Onur, haysiyet, gönül derdi, can sevdası...
Göğsümü yakıyor bütün bunları içimde tutması
Bilirim de söylemem, tek bir laf alamazsınız

Yine de bir sorsanız sanki
Kafesten kurtulan serçe gibi
Bardaktan boşanan su ne ki
Çağlayanlar ve seller gibi boşalacak kelimeler
Meraklı kulakların dipsiz oluğuna

Öyle bıktım ki taklit etmekten
Ne kadar tekil piçlik, itilmişlik varsa dünyada
Yalnızlığı, karanlığı ve sessizliği...
Dökülecek gibiyim

11 Kasım 2014 Salı

Yaratılış

Her neden yaratılmışsan
Ve hangi amaçla dolduruyorsa ciğerlerin oksijeni
Neden sana evriliyor hep
İptidai ruhumun hücreleri
Karanlıkları yaran yıldızların
Ve ötesindeki karadeliklerin
Zamanın eğilip büküldüğü yerlerin
Parmak uçlarının mesela
Ne kadardır uzaklıkları
Sonra neden ismin her tabelaya
Görünmez bir kalemle kazınmıştır
Neden her yağmurlu havada
Uyuyorsun sanırım
Bu çaresizlik diyorum
Nasıl boğup da öldüremiyor bizi

Cevapları biliyorum aslında
Kimse kimse için yaratılmamıştır.

Ziyaretçi Künyesi

Online

 

LIGHTSFROMDARKSOULS . Copyright 2008 All Rights Reserved Revolution Two Church theme by Brian Gardner Converted into Blogger Template by Bloganol dot com

Blogger Gadgets